11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü, tam da bu gerçeği hatırlatmak için kutlanıyor:
Eşitlik, eğitim ve özgürlük için
KIZ ÇOCUKLARINA YÜKLENEN ANLAMSIZ YÜKLER
Kız kısmı sessiz olur diye büyütülen çocuklar
Küçük yaşta evlendirilen, okula gönderilmeyen, kendi hayatı hakkında söz hakkı verilmeyenler
Erkek kardeşi okusun diye eğitimi yarıda kesilen nice zihin.
Kız çocuğu sadece bir cinsiyet değil; aynı zamanda toplumun geleceği, bir anne, bir öğretmen, bir bilim insanı, bir liderdir.
EĞİTİM BİR KIZ ÇOCUĞUNUN KANADIDIR
Unutulmamalı ki
Bir kız çocuğunu okula göndermek, sadece bireyi değil, toplumu kalkındırmaktır.
Eğitimli kadın, daha güçlü aile, daha bilinçli toplum ve daha aydınlık bir gelecek demektir.
Bugün hâlâ birçok ülkede milyonlarca kız çocuğu eğitimden, sağlıktan, özgürlükten mahrum. Bunun değişmesi, küresel bir sorumluluk.
Türkiye’de son yıllarda kız çocuklarının eğitimi ve sosyal hayata katılımı konusunda olumlu gelişmeler yaşanıyor.
Ancak hâlâ kırsalda, dezavantajlı bölgelerde mücadele eden binlerce küçük yürek var.
Sivil toplum kuruluşları, devlet destekleri ve ailelerin bilinçlenmesiyle bu karanlık tablo aydınlanmaya devam ediyor.
Fakat daha fazla çaba, daha fazla ses gerekiyor.
11 Ekim sadece bir gün değil; tüm yıl boyunca hatırlamamız gereken bir sorumluluk.
Bir kız çocuğuna umut olmak, yalnızca bireysel değil, toplumsal bir görevdir.
Çünkü onlar, sadece çocuk değil, geleceğin öğretmeni, doktoru, lideri ve annesidir.Bir kız çocuğunun hayalini elinden almayın.
Çünkü o hayal, bir gün hepimizin gerçeği olacaktır.