Adana’da 3 hafta önce basladiginda 4 lira olan turfanda patatesin fiyati 2 liraya geriledi. Evrensel ’den Volkan Pekal’in haberine göre Hasat baslarken yapilan sifir gümrük vergili patates ithalatinin fiyatlari düsürdügünü söyleyen üretici Fahrettin Ates, ithalatin üreticiye darbe vurdugunu söyledi Bir yil içerisinde tohum, gübre, ilaç, mazot gibi girdi fiyatlarinin dövize bagli oldugu için en az yüzde yüz oraninda arttigini dile getiren Ates, patatesi 2 liraya satan üreticinin bu yil zarar ettigini belirterek borç yükü altindaki üreticinin önümüzdeki yil ekim yapamayacagini, halkin ithal de edilse pahali patates yiyecegini dile getirdi.

"ÜRETIM MALIYETI YÜZDE YÜZ ARTTI"
Bu sene asiri yagislar, dolu gibi afetlerden dolayi rekoltenin çok düstügünü anlatan patates üreticisi Fahrettin Ates, “Bunun üzerine bir de ithal gelen patatesler fiyati çok düsürdü. Bundan dolayi çok zarar ediyoruz. Zirai ilaç, gübre yurt disindan geliyor. Yüzde 50 ila yüzde 100 arasinda maliyet artisi oldu” dedi. Geçen yil patatesi 50 avro sente satarken bu yil Türk Lirasi olarak daha yüksek görünse de 30 avro sente sattiklarini söyleyen Ates, “Biz girdileri avro ve dolar üzerinden aliyoruz. Zararin anlasilmasi için fiyatlari da avro üzerinden söylüyorum” diye konustu.

"ÇIFTÇI HACIZLIK, POLITIKA YOK"
Bir sene patates fiyati iyi gerçeklestigi zaman herkesin patates ektigini ve arkasindan çiftçiler ekim alanini arttirdigi için fiyatlarin düstügünü ifade eden Ates, “Ciddi bir tarim politikasi yok. Ciddi bir kayit sistemi olmadigi için kendi halinde kendi çarkinda bir ekonomi olusuyor” dedi. 3 yil önce fiyati 30 kurusa gerçeklesen patatesin tarlada kaldigini ve üreticinin hasat masrafini bile karsilayamadigini hatirlatan Ates, “Çiftçi 3 yil öncesinden hâlâ borçlu. Patates, sogan eken çiftçinin yüzde 90’ninin Ziraat Bankasina, gübrecilere, ilaççilara ciddi miktarda borcu var. Hepsi hacizlik. Bu seneyi bir umut olarak görmüslerdi. Borçlarini kapatacaklarini zannederken ithal patates gelmesi ile bu umutlar da yok oldu. Bu böyle sürdükçe Adana’da patates ekimi düsecektir. Ve avro bu seviyede oldugu müddetçe vatandas ithal patatesi yüksek fiyatlarla yiyecek” dedi.

Bu kosullarda ekim alaninin azalacagini ifade eden Ates, “Yurt disindan pahali gelen patatesi devlet zararina marketlere sattirdigi için Türk çiftçisine darbe vurmustur. Türkiye’de nisanin 25’inde patates hasadi baslar, 10’uncu ayin 10’na kadar, sirasiyla Adana, Ödemis, Reyhanli, Nevsehir, Kayseri, Konya, Sivas diye 6-7 ay hasat olur. Ama ithalatla çiftçinin önü kesilirse önümüzdeki yilarda patates ekimi düsecektir. Avronun yüksek olmasindan dolayi yurt disindan daha pahaliya getirecektir. Fiyat dengesini hiçbir zaman olusturamayacak devlet. Bunun çözümü için devletin çiftçilere destek vermesi gerekiyor. Devletimiz yurt disindan patates ithal edene kadar, ‘Adana çiftçisinin patatesini ben aliyorum’ deseydi belki de bugün bu böyle olmazdi” diye konustu.

"MARKETLER KAZANIYOR"
“Tarladan 2 liraya çikan patates markete gidene kadar nasil 5-6 lira oluyor?” sorusunu sordugumuz Tüccar Suat Turan, tüccarlarin tarladan satilan fiyatin yüzde 10’unu kendilerine aldigini söylüyor. Kilo basina 30 kurus da nakliye ücreti biniyor. Halden 2.8 liraya çikan patatesin marketlerde yüzde 70’lere varan kârla satildigi Turan’in iddiasi. Turan, “Halden patatesi alan pazarci üstüne bir de isgaliye parasi verecek, yaninda çalisan varsa ücretini verecek. Çok bir sey kazanmiyor. Patatesin yüzde 70-80’i marketlere gidiyor. Ithal edilen patatesi hükümetimiz oraya sifir maliyetle alip gönderiyor. Hamallik stopaji vermiyor. Bizimle onun arasinda 70-80 kurus ekstra maliyet farki oluyor” dedi.

TARIM ISÇISININ KOSULLARI AGIRLASTI
Tarimsal üretimin kahramani tarim isçileri açisindan durum geçtigimiz yillara göre daha da agirlasmis durumda. Geçtigimiz yil günlük 55 lira ücret alan tarim isçileri bu yil 60 lira ücret aliyor. Suriyeli mülteci 23 yasindaki Osman Sinaf, aldiklari ücret için “Neye yetecek? Bir elektrik, su parasi etmez. 3 yasinda çocugum var, sütü, bezi, ücret hiçbir seyi kurtarmaz. 5 lira zam bir simit etmez. Kira parasini bile borç aldim. 600 kira 100’er lira fatura, bir sey yemezsen bin lira gider. Kalan yok zaten” dedi.
Sinaf, “50 kilo torba kaldiriyoruz. 5’te geliyoruz aksama kadar. Sigortamiz olsun. Ücretimiz artsin. Aldigimiz yevmiyeye 4 kilo sogan patates alamiyoruz. Hastaneye gidersen ilaç ödemesi oluyor. Yevmiye 100 lira olsun. 3 bin lira da yetmez ama borç almayiz en azindan” dedi. Suriye’de lisede okurken savas nedeniyle Türkiye’ye gelen Sinaf burada tarim isçiligine baslamis. Evlenmis, bir çocugu var. Okul ile ilgili “Maas yetmeden hiçbir yere gidemem” diyen söyle devam ediyor: “Eve ayda iki gün gidiyorum. Esim çocugum, kardesimi göremiyorum. Yevmiyem neredeyse ben oraya giderim.”
Elcilik yapan Yakup Kargal, burada 2 liraya çikardiklari patatesin Istanbul’da 6 liraya satilmasini anlamadigini söylüyor. Ne isinin, ne çiftçinin kazandigini, ne de halkin ucuza patates yedigini ifade ediyor. Patatesi toplayan, çuvallayan, yükleyen isçinin kazanamadigini söyleyen Kargal, “Isçiye faydasi yok. Isterse markette 10 lira olsun isçiye faydasi olmaz. Tarladan 4 liradan gitse, 3 lira tarlaya verilse, 1 lira kâr kalsa ücret de artabilir ama böyle halk da faydalanmiyor, isçi de faydalanmiyor” dedi. Ücretlerin düsük olmasinin bir baska sebebine iliskin ise sunu söylüyor: “Isçi sayisi az olsa mecburen 100, 150 liraya da çalistirabilir.”

KILOSU 1 LIRAYA KURU SOGAN!
Kilosu 10 liraya ulasan kuru sogan, dün Ankara’da bir markette “Kilo 1 TL” etiketiyle tezgahtaki yerini aldi. Bu düsük fiyatin sirri ise soganlarin çürük olmasi... Ancak kilosu 1 TL’ye satilan sogan, çürük olmasina ragmen ilgi gördü.