Toplantıya; Erzincan Vali Yardımcısı Yusuf İzci, Erzincan İl Tarım ve Orman Müdür Vekili Serkan Kütük, Erzincan İl Kontrol ve Laboratuvar Müdürü Ömer Faruk Sarıtaş, Erzincan Veteriner Hekimler Odası Başkanı İsmail Özgür İlhan, Anadolu İzlenimleri Medya Grup Genel Yayın Yönetmeni Muhammet Oluklu ile il genelinde faaliyet gösteren veteriner hekimler katılım sağladı.
Toplantının açılış oturumunda, enfeksiyon hastalıklarının damızlık sığır işletmelerindeki verime etkisi bilimsel veriler ışığında değerlendirildi. Alanında uzman isimler arasında yer alan Dr. Christoph Egli, Dr. Alexey Kolbasenko, Danuta Radzio ve M. Murat Gökçe, sunumlarıyla katılımcılara önemli bilgiler aktardı.
Katılımcılar, program boyunca enfeksiyon hastalıklarının tanılanmasında kullanılan laboratuvar tekniklerinden, önleme ve kontrol yöntemlerine kadar geniş bir yelpazede bilgilendirildi. Aynı zamanda uluslararası konukların saha deneyimlerine dayanan sunumları da toplantıya ayrı bir değer kattı.
Toplantı sonunda Anadolu İzlenimleri Medya Grup Genel Yayın yönetmeni Muhammet Oluklu ile gerçekleştirilen özel röportajlarda, iki önemli isim sektörün durumu hakkında dikkat çekici açıklamalarda bulundu.
Erzincan İl Tarım ve Orman Müdür Vekili Serkan KÜTÜK:
“Erzincan tarım desen olarak çok farklı tarım desenleri mevcut olmaktadır. Özellikle büyükbaşta belirli bir seviyeye gelinmiştir. 116 bin büyükbaş hayvanımız mevcut, süt üretiminde belli bir seviyedeyiz. Özellikle Doğu Anadolu bölgesinde süt üretiminde, Tarım Kredi Kooperatifimize ait süt fabrikasına vermiş olduğumuz sütle beraber birçok bölgeye süt tedarikinde bulunmaktayız.
Tulum peyniri, olmazsa olmazımız Erzincan’ımızın, coğrafi işaret konusunda güzel çalışmalarımız var. Sayın Valimiz Hamza Aydoğdu ile beraber güzel bir çalışma yaptık. Coğrafi işaretli ürünümüzün skalasını genişlettik, miktarını arttırdık. Bu sayede özellikle Erzincan dışında olan tüketicilerimiz de coğrafi işaretli ürünü tüketmiş olacaklar.
Bunun yanında balıkçılık üretiminde, yavru alabalık üretiminde o kadar güzel bir seviyeye gelindi ki Karadeniz’e yavru alabalık tedariki sağlıyoruz. Yeni açılacak testlerimizle beraber daha da güzel seviyelere geleceğiz. Şu anda Karadeniz’e somon balığı noktasında yavru üretimi yapılıyor. Bu üretim sayesinde elde edilen yavrular Karadeniz’e götürülerek, orada beslenip hem iç hem dış piyasaya somon olarak sunulmakta.
Buranın bir avantajı da suyun temiz, sağlıklı ve hijyenik olması. Bu da balıklarımızdan güzel bir ağızda tat bırakıyor. Erzincan’da tabii tulum peyniri dedik ama tulum peynirinin dışında birçok yöresel ürünümüz var. Özellikle coğrafi işaretli tulumu başvurduğumuz, 8 tane il müdürlüğümüz olarak coğrafi işaretli tulumu yaptığımız ürünlerimiz mevcut.
Üzümümüz olmazsa olmazımız. Bu üzümümüzün en önemli özelliği mayhoş tat bırakması, kan şekerini düşürmesi ve besleyici olması. Bu üzümü tulum peyniri ve Erzincan tandır ekmeği ile birlikte tüketmek mükemmel bir tat bırakıyor. Umuyoruz ki izleyicilerimizi Erzincan’a davet edelim. Erzincan tarım ve hayvancılıkta belirli bir seviyede. Bunun dışında kültür, turizm, kayak merkezi, doğa yürüyüş yerleri ve turizmcileri ağırlama yönünde sağlıklı ve hijyenik gıdaların temini konusunda dikkat etmekteyiz.”
Erzincan Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Yaşar Faruk GÜNAY:
“2003 yılından beri faaliyet sürdürmekteyiz. Suni tohumlama yapıyoruz, tırnak bakımı yapıyoruz. Bunun haricinde süt topluyoruz. Tarımsal danışmanlık hizmetimiz var. Bunun haricinde bir çiftliğimiz var, bir yetişme merkezimiz var. Burada hayvan satıyoruz. Onunla beraber süt toplama ve soğutma merkezlerimiz var, merkez ilçelerinde. Buna bağlı süt analiz laboratuvarı var. 2014 yılında kurmuş olduğumuz Tarım ve Orman Bakanlığı onaylı bir laboratuvarımız var. Son olarak da bir kan analiz laboratuvarı kurduk, şu an faaliyete geçirdik.
Yurt dışından gelen misafirlerimizle hayvan bakım, besleme ve hayvan hastalıkları ile ilgili bir toplantı gerçekleştiriyoruz. Bu toplantıda veteriner hekimlere, işletmelere, çiftçilere bu bilgiler aktarılmakta. Ama geçen yıllarda, hastalıktan ari işletmelere çok büyük önem verildiği için, büyük işletmelere, orta işletmelere, hastalıktan ariyi sağlamak çok önemli.
55 tane personelimiz var. Yaklaşık 2600 civarında bir üyemiz bulunmakta. Bu noktaya nasıl geldik derseniz, 40’ın üzerinde projemiz var, bitirdik. Bunlar Kuzey Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı, IPARD Kırsal Kalkınma Yatırımları, Doğu Anadolu Projesi ve Erzincan Valiliği’nin katkılarıyla oldu. Büyük bir birliğiz. Doğu Anadolu’da en büyük birliklerden biriyiz. 33 tane aracımız, 55 personelimiz, büyük bir bütçemiz var.
Günlük olarak mevsime göre 50 ila 100 ton süt topluyoruz. Büyük bir kısmı Erzincan’da işleniyor, diğer kısmı küçük mandıralara gidiyor. Fazla sütlerimiz süt tozuna gidiyor. Elimizden geldiği kadar çiftçilerin ezilmemesi için çalışıyoruz.
Süt fiyatları bu aralar biraz düşük ama bu sıkıntıları kısa sürede telafi etmeye çalışıyoruz. Süt maliyetleri şu an 19 liranın üzerinde. Yem fiyatları sürekli artıyor. Akaryakıt fiyatları da aynı şekilde. Bu maliyetler çiftçiyi sıkıntıya sokuyor. Çünkü 2008 ve 2015 krizleriyle aynı krizle karşı karşıyayız. Çiftçi sütten zarar edince hayvanını kestiriyor.
Et fiyatları da yükseldi. Kurban Bayramı’ndan dolayı herkes hayvanını saklıyor. Satmıyor. Bu da inek kesimlerine sebep oluyor. Fabrikalar ise ürün satamadıklarını söylüyorlar. Faizlerin yüksek olduğu bu ortamda tüketim yarı yarıya düştü. Lütfen süt ve süt ürünlerini tüketin. Çünkü bu tüketim olmazsa süt satışları düşecek, hayvanlarımız kesilecek. Bu sefer ne süt ne de et bulabileceğiz.
23 yıllık bir çalışmamız var. Sıfırdan bu noktaya geldik. Büyük işler yaptığımıza inanıyoruz. Can Erzincan olarak, sadece Erzincan değil, tüm Türkiye’deki çiftçiler bu tür zorlukların altından hep birlikte kalktı. İnşallah bu sefer de atlatacağız. Bakanlığımızın desteklerinin bir an önce açıklanması gerekiyor. Çünkü çiftçiye gelen para anında piyasaya yayılıyor. Çiftçimiz üretmeye devam etmeli. Teşvik ödemeleri bir an evvel yapılmalı ki çiftçimiz nefes alsın, yaşasın, üretimini sürdürsün.”