Genel

Mandayı Markalaştıran BUFFA

Abone Ol

Ülkemizin ve Kocaeli’nin önemli değerlerinden olan,  aynı zamanda manda yetiştiriciliğinde yapmış olduğu yatırımlarla hem gündeme gelen hem de Manda Sütü, Manda Yoğurdu ve Manda Kaymağını markalaştırmış bir İş adamı. Kocaeli Manda Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanlığı da yapan Niyazi YELKENCİOĞLU mandayı ve mandacılık sektörünü Anadolu İzlenimlerine değerlendirdi.

A.İ.: Sayın Yelkencioğlu İşletmeniz Hakkında bilgi verir misiniz?
İşletmemizi 2014 yılında ortağım Ömer Aral ile birlikte Kandıra’da kurduk.
Yerli mandaların süt verimi az olduğundan araştırmalar yapmak üzere defalarca İtalya’ya gittik.
İlk olarak İtalya’dan 200 adet gebe düve ithal ederek başladık.
Manda ve hayvancılık konusunda deneyimimiz ve bilgimiz olmadığından, çiftliğimizin başına İtalya’dan çiftlik sahibi bir İtalyan 'ı getirdik.
Çiftliğimiz şu anda yaklaşık 70.000m2 alanda kurulmuş olup, manda sayımızda 750 civarındadır.
3 adet yetişkin manda,1 adette yavru manda ahırı bulunmaktadır.
3000 tonluk silaj depomuz ve 2x8 ilk sağım hanemiz vardır.
2015 yılında da çıkan sütlerimizi işleyip değerlendirdiğimiz mandıramız Buffa markasıyla üretime başladı.
Mandıramızda mozzarella, burrata, ricotta,  gibi İtalyan peynirleri ile kaymak, yoğurt, tereyağ gibi manda sütünün özelliğini taşıyan ürünleri katkısız ve 100% manda sütünden üretiyoruz.
A.İ.: İşletmenizi Kandıra’da kurma tercihinizi bize anlatırmısınız?
 
İşletmemizi Kandıra’da kurma tercihimiz öncelikle Kandıra’nın mandaları ile meşhur bir yer olması ve de benim Kandıralı olmamdır.
Bütün yaşamımı İstanbul’da geçirdikten sonra kökleri 170 senedir Kandıra’da olan ve Kandıra’ya hep ilkleri getiren bir ailenin ferdi olarak memleketimde böyle bir yatırım yapmak bana ayrı bir gurur verdi.

A.İ.: Ülkemizin ve Kocaeli mandacılığını değerlendirirmisiniz?
 
Ülkemizde manda sayısı 30-40 sene önceleri 1.000.000 civarındayken 2000 lerde 70-80.000 lere kadar gerilemiştir.
Devletin manda konusuna el atmasıyla  sayıları son senelerde 130-140.000 lere kadar çıkmıştır.
 
Ben 2014 yılında Kocaeli manda yetiştiricileri Birliğini kurdum. Nerede ise yok olmakta olan manda sayısı ve üreticilerin mandaya olan ilgisi o tarihten itibaren hızlıca artmıştır.
Birlik üyesi olan üreticilere devlet her sene destekler vermektedir, Buda mandacılığı tekrardan popüler hale getirmiştir.
Ayrıca bizim manda çiftliği için yaptığımız yatırımda  üreticilere cesaret vermiştir.
 
 Az önce ifade ettiğim güzel şeyler maalesef son zamanlarda terse dönmeye başlamıştır. Üreticilerimiz mandalarını kesime göndermeye veya satmaya başlamıştır. Bunun sebebi de yem maliyetlerinin çok artması ve köylünün finansal zorluk yaşamasıdır.
Kocaeli Avrupa Birliği IPARD  programı kapsamında olmadığından Avrupa Birliği’nin verdiği avantajlı hibelerden faydalanamamaktadır.
Üreticiler finansman için ilk müracaat etmeleri gereken kaynak Ziraat Bankası olması gerekirken, gerekli desteği bulamadıklarından başka bankalardan yüksek faizli kredi aldıklarından sonunda zora düşmektedirler.
Tarım ve hayvancılıkla uğraşanlara hem düşük faizli kredi imkânı sunulması, hem de uygun fiyatlı yem hammaddesi ve yakıt temin edilmesi gerekmektedir.
Köylerde tarımla uğraşan genç nüfus maalesef pek kalmamıştır.
Tarım ve hayvancılığın cazip hale getirilmesi gerekmektedir. Bu bereketli topraklarda bilinçli tarım ve hayvancılık programları ile Çok başarılı sonuçlar alınacağına inanıyorum.



A.İ.: Ülke mandacılığının gelişimi için Tarım ve Orman Bakanlığına önerileriniz var mıdır?
Türkiye’de mandacılığın gelişmesi için önemli bir konuda kaliteli ve genetiği iyi mandaların yetiştirilmesidir.
Bunun için çok önemli bir fırsatta bizim yetiştirdiğimiz anne ve babaları İtalyan olan erkek malakların, boğaların, yerli üreticilerin mandalarına damızlık olarak verilmesidir. Bunu için bakanlıktan yetkililerle görüşüldü fakat tahsis olmadığı söylendi.
O yüzden İtalya’da 5000-6000 Euro olan boğalar damızlık olarak kullanılmak yerine sucuk olmak üzere kasaba gitmektedir.

A.İ.: Mandacılık sektörüne yatırım yapacak genç çiftçilere önerileriniz nelerdir?
 
Mandacılık sektörüne yatırım yapacak genç çiftçilere önerim öncelikle yapacakları işe ve mandaya güvenmeleri olacaktır.
Mandanın çok kaliteli sütü olduğunu ve ürünlerinin geleceği olduğunu anlamaları gerekmektedir.
İşe başlarken ucuzuna kaçmadan kaliteli mandalarla başlangıç yapmalarını tavsiye ederim.
A.İ.: Sayın YELKENCİOĞLU Son olarak Anadolu İzlenimleri Dergisi aracılığı ile okurlarımıza mesajlarınız nedir?
 
Okurlarınıza şu mesajı verme isterim ki, manda bizim atalarımızdan gelen, maalesef son 30-40 seneye kadar sayıları iyice azalarak yok olma seviyesine kadar inen, sütünün besin değeri  yüksek olan, çok önemli bir değerimizdir.
Dünyada Anadolu Mandası diye bilinen bir ırk vardır. Bu sene dünya manda kongresi İstanbul’da yapılacaktır. Türkiye’de manda için yatırım yapana az sayıda da olsa bilinçli yatırımcı var. Manda konusunda çalışmalar yapan bilgili ve kıymetli öğretim üyeleri var.
Eğer çok eskilerden gelen manda soyunu geliştirmek, besin değeri çok yüksek olan ürünlerini bizim halkımızın kullanımına ve bilgisine sunmak istiyorsak manda üretimini desteklenmesi gerekmektedir.
İtalya yaklaşık 50 sene önce Akdeniz mandasının(bir rivayet Akdeniz mandası, Osmanlının Avrupa’ya seferleri sırasında ağır yükleri taşıyan Anadolu mandasının devamıdır) genetiğini iyileştirme yoluna gitmiş olup bugün dünyanın dört bir yanına İtalyan mandası adı altına da satışını yapmaktadır.
Meşhur İtalyan peyniri mozzarella sadece manda sütünden yapılmakta olup dünyaca bilinen bir peynirdir.
Türkiye’de ise Anadolu mandasını ıslah çalışmaları daha yeni başlamış bulunmaktadır. Bilinçli bir çalışma ile bu fark çok kolay olmasa da kapanabilir.
Türkiye’deki İtalyan mandalarının boğaları ile dişi Anadolu mandaları  çiftleştirilmesi sonucunda genetiği yüksek, çok daha fazla süt veren mandalar elde edilebilir.
Bakanlığın bu konuya özellikle önem vermesini arzuluyoruz.
 
 
 

{ "vars": { "account": "G-E7JE8FH3KL" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }