Haber/Muhammet OLUKLU
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda gündeme ilişkin sert açıklamalarda bulundu. İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’nun kendisine yönelik sözlerine yanıt veren Bahçeli, muhalefetin açıklamalarını ağır ifadelerle eleştirdi ve Cumhur İttifakı’nın duruşunu vurguladı.
Dervişoğlu’nun sözlerine tepki gösteren Bahçeli, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Bize yönelik ‘Sen olmuşsun İmralı, etrafındaki alkış ekibi olmuş Kandil. Siz varken PKK’ya gerek yok’ diyen devşirilmiş aslan yavrusuna diyeceğim çok şey olsa da; bir lafına bakıyorum laf mı diye, bir de söyleyene bakıyorum adam mı diye!”
Bahçeli, ayrıca Meclis muhalefetinin ciddiyetsizliğine işaret ederek, “İki durumda da karşımda ciddiye alınacak bir insan sureti, dikkatle inceleyeceğim bir cümle düzeneği kesinlik göremiyorum” dedi.
Genel başkanın grup konuşmasından öne çıkan diğer bölümler ise şöyle:
“Hiç kuşkusuz, hiç tereddütsüz, hiç sorgusuz-sualsiz diyebilirim ki, Gazi Mustafa Kemal Atatürk Türkiye Cumhuriyeti’nin haysiyetidir, Türk milletinin hürriyet meşalesidir. Bu meşale sönmeyecek, hür ve müstakil geleceğimizi ışıtan kutlu eser ve emanetleri asla ziyan edilmeyecektir.
Karanlık bir samanlıkta olmayan iğnenin arayışıyla ömür tüketen, bu müflis çılgınlıkla geçmişin kuytularında husumet ve fitne kazıları yapan şeytanlaşmış odakların ıslah olmaları, insafa gelmeleri; artık ellerini ve dillerini Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten uzak tutmaları samimi dileğimdir.10 Kasım’da Kocaeli Valiliği’nin ve Kocaeli Müftülüğü’nün almış olduğu karar doğrultusunda il genelindeki camilerde Atatürk’ü Anma Programı mucibince Mevlid-i Şerif okutulmasını takdir ve şükranla karşılıyor; hem valimizi, hem de müftümüzü gönülden tebrik ediyorum.
Milliyetçi Hareket Partisi’nin siyaseti, en başta CHP ve diğer yedekleri gibi icazetli, icar ve ipotek altında bir siyaset olarak görülemez.
Milliyetçi Hareket Partisi’nin vizyonu yine aynı siyaset köhneliğine benzer şekilde; kısıtlı, kırılgan ve kısa menzilli bir çerçevede tanımlanamaz. Milletimiz ne diyorsa sözümüz odur. Milletimiz neyi istiyorsa dileğimiz aynısıdır. Gerçeği bilip susanlar, gerçeği bilmeden konuşanlar kadar tehlikelidir, utanç kaynağıdır. Bir gerçek vardır ki, o da Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı’nın kaderi milletin kaderi, devletin bekası ve istikbalidir.
Cumhurun kaderi Cumhuriyet’in kaderidir. Bu kader Levh-i Mahfuz’da belirlenmiştir. Cumhur İttifakı Türkiye’yi kem gözlerden, kötü sözlerden, ölümcül engellerden, karanlık emellerden, kaos tetikçilerinden fedakarca koruyacak, milletiyle bir ve bütün halinde geleceği inşa edecektir.
Bu inşa hamlesinin, bu irade haysiyetinin önüne geçmeye hiç kimsenin nefesi yetişmeyecektir. Çalışacağız, çabalayacağız, çağıracağız, çağlayacağız, sular seller gibi coşacağız. Azmedeceğiz, akledeceğiz, sabredeceğiz, emek vereceğiz, mücadele edeceğiz, mutlaka başaracağız. Yeni yüzyılı Türkiye’nin ve Türk milletinin yüz yılı yapacağız.
‘Terörsüz Türkiye, Terörsüz Bölge’ hedefimiz yeni yüzyılda en büyük kozumuz, en müteyakkız kudretimiz olacaktır. Türkiye kamburlarından kurtuldukça birileri zırvada sürekli yeni bir faza, yalan ve iftirada bir üst aşamaya geçmektedir.Bize yönelik, ‘Sen olmuşsun İmralı, etrafındaki alkış ekibi olmuş Kandil. Siz varken PKK’ya gerek yok’ diyen devşirilmiş aslan yavrusuna diyeceğim çok şey olsa da, bir lafına bakıyorum laf mı diye, bir de söyleyene bakıyorum adam mı diye. İki durumda da karşımda ciddiye alınacak bir insan sureti, dikkatle inceleyeceğim bir cümle düzeneği kesinlikle göremiyorum.
Terörsüz Türkiye’ye karşı gelenler, hele bir itiraf etsinler; terör bitsin mi, bitmesin mi? Milli birlik ve kardeşlik Cumhuriyet’in yeni yüzyılına mühür vursun mu, vurmasın mı? Küresel ve bölgesel siyaset masasında kartlar yeniden dağıtılırken, menü mü olalım, yepyeni bir millet menkıbesine imza mı atalım? Hıyanet derecesinde gaflete kapılanlar, bir açıklasınlar da öğrenelim.
Zekanın sınırları vardır, ama geri zekâlılıkta hiçbir eşik ve sınır yoktur. Sınır ve eşik tanımayan güruha neyi anlatsak nafile, neyi göstersek boşunadır. Çünkü onların zeka seviyesiyle bizim rekabet etmemiz, onların dip seviyesine inip de yapacağımız ikna çabasından sonuç almamız yalnızca muhal bir hayaldir.
Terörsüz Türkiye hedefinde adım adım sona yaklaşılmaktadır. Meclis’te kurulan komisyon çalışmalarını kısa süre içinde ikmal edecektir. Bizim meselemiz Türkiye’nin yeni bir kurtuluş mucizesiyle zirveye tutunmasıdır. Bizim meselemiz vatandır, millettir, devlettir, al bayrağın altında 86 milyonun tek yürek olmasıdır.”