Politika

Meclis Açılışında Birlik Çağrısı: Erdoğan’dan Terör, Filistin ve Suriye’ye İlişkin Kritik Açıklamalar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM 28. Dönem 4. Yasama Yılı açılışında terörle mücadelede TBMM’nin merkez rolünü vurguladı; hedefin terörün bitmesi ve kardeşliğin güçlendirilmesi olduğunu söyledi.

Abone Ol

Haber/Muhammet OLUKLU

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM 28’inci Dönem 4’üncü Yasama Yılı açılışında Meclis Genel Kurulu’nda konuştu. Meclis’in açılış toplantısının, yaklaşık 2,5 aylık aranın ardından gerçekleştirildiği belirtildi. Açılışta Erdoğan, “Terörsüz Türkiye” sürecindeki merkezin TBMM olduğunu vurgularken hem iç siyasete hem bölgesel meselelere dair önemli mesajlar verdi.

Erdoğan konuşmasına, Meclis’i ve milletvekillerini selamlayarak başladı: “Aziz milletim, sayın başkan, değerli vekiller, TBMM yasama yılı açılışında sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum.” Her Meclis açılışında tarihten gelen bir ortak heyecan hissedildiğini söyleyen Erdoğan, halkın oylarıyla seçilmiş bir cumhurbaşkanı olarak aynı heyecanı paylaştığını kaydetti.

Erdoğan, 28. dönem 3. yasama yılının ülke içinde ve bölge çapında yoğun bir çalışma takvimiyle geçtiğini belirtti ve Meclis’in milletin iradesini en güzel biçimde temsil ettiğini söyledi. Meclis mensuplarına şahsı, ülke ve millet adına teşekkürlerini ileten Erdoğan, “Önümüzdeki 10 ay boyunca teklifleri ile önergeleri ile, ufuk açıcı değerlendirmeleri ile her bir vekile şimdiden minnettarlığımızı iletiyorum.” dedi.

“Milletin ve memleketin esenliği” vurgusu yapan Erdoğan, millete ve memlekete hizmet yolunda birlik mesajı verdi: “Her zaman söylediğimizi gibi asıl olan milletin ve memleketin esenliğidir. Millete ve memlekete hizmet yolunda hepimiz biriz, beraberiz. Büyük ve güçlü Türkiye ülküsüne giden yolda hepimiz biriz, beraberiz. Memleketin hak hukukunu savunmada biriz, beraberiz. Vatanımız, bayrağımız ve mukaddes değerlerimiz için aynı şekilde biriz beraberiz.”

Siyaset içindeki rekabetin normal olduğunu fakat ülke söz konusu olduğunda ortak paydada buluşmanın milli mesele olduğunu belirten Cumhurbaşkanı, vekillere başarı dileklerini iletti: “Siyasette faklı kulvarlarda rekabet halinde olsak da söz konusu memleket olunca ortak paydada buluşmamız milli meseledir. Mesele Türkiye ise gerisi teferruattır. Bu anlayış ile hareket eden herkesin başımızın üzerinde yeri vardır. Milleti temsil gibi ulvi görevi icra eden vekillerimize çalışmalarında rabbimden başarılar niyaz ediyorum. Burası aynı zamanda demokrasimizin merkez üssüdür.”

15 Temmuz vurgusu: Meclis ikinci kez gazilik unvanına

15 Temmuz gecesine ilişkin anımsatmada bulunan Erdoğan, Meclis’in darbe girişimini savuşturması sonucu ikinci defa gaziliğe eriştiğini söyledi: “15 Temmuz gecesi savaş uçaklarının sonik patlamalarına ve tepesine yağan bombalara rağmen milletin emanetine sahip çıkan meclisimiz ikinci defa gaziliğe müşerref olmuştur. Darbe girişimini püskürterek dünya parlamentoları arasında adını onurla yazdırmıştır.”

“Filistin davasına ömrümüzü adadık”

Meclisin mazlumların ve haklının yanında yer alma geleneğini hatırlatan Erdoğan, İsrail’in Filistin’de iki yıldır sürdürdüğü saldırılara Meclis’ten yükselen tepkileri tekrar dile getirdi. Erdoğan, Filistin meselesine ilişkin şu ifadeleri kullandı: “Gazze’ye tek bir bombanın daha düşmesini istemiyoruz” ve “Birileri gibi Filistin davasıyla 2 yıl önce tanışmadık. Biz bu yola ömrümüzü adadık. Son nefesimize kadar Filistin’in hakkını savunmaya devam edeceğiz.” Ayrıca Meclis’in 7 dilde yayımladığı ortak bildirinin ve soykırım tezkeresinin verdiği mesajın altını çizdi.

“Türkiye hiçbir dünyevi güç karşısında taviz vermez”

Terörle mücadele ve ulusal egemenlik konularında kararlılığını vurgulayan Erdoğan, terörle mücadelede atılan adımlarda katkı sunan isim ve kurumlara teşekkür etti. Konuşmasında şu satırlar yer aldı: “Sayın Bahçeli, geçtiğimiz yıl Terörsüz Türkiye için düşüncelerini paylaştı ve gerekli adımlar atılarak önemli mesafe atıldı. Terörsüz Türkiye’nin mimarlarından olan sayın Bahçeli’ye ülkem ve milletim adına teşekkürlerimi ifade ediyorum. Bu bir yıllık süreçte Türkiye’nin terörden arındırılmasında DEM Parti ve heyetine de şükranlarımı sunuyorum. Sayın Sırrı Süreyya Önder’i de buradan rahmetle anıyorum. Terör örgütü de feshini duyurmuş ve sembolik törenle silahlarını yakmış ve terör belası böylece bitme noktasına gelmiştir.”

Erdoğan sürecin hassasiyetine dikkat çekerek, TBMM bünyesindeki çalışmalara atıfta bulundu: “Sürecin hassas olduğunun farkındayız. En başından beri olumlu bakıyor ve olumlu bakmak için çaba sarf ediyoruz. Türkiye Cumhuriyeti hiçbir dünyevi güç karşısında taviz vermez, diz çökmez ve egemenliğini asla pazarlık konusu yapmaz. Bazı partilerin tahrikleri ile zihinlerinde soru işareti oluşan vatandaşlarımız müsterih olsun. Hedefimiz terörün bitmesi ve kardeşliğin güçlenmesidir. TBMM’deki komisyon çalışmalarını tamamlayınca elimizde önemli doneler olacaktır. Önerilerin hayata geçirilmesi bir sonraki aşamayı teşkil edecek. Bu komisyon da göstermiştir ki silah ile çözüm olmaz. Her şey saygı çerçevesinde konuşulabilir, tartışılabilir ve istişare edilebilir. Milli dayanışma komisyonumuz bu olgunluğu sergilemiş ve Türkiye’nin bu olgunluğa eriştiğinin delili olmuştur. Komisyon üyelerine teşekkür ediyor bundan sonraki oturumlarında başarılar diliyorum.”

Suriye vurgusu ve bölgesel mesajlar

Suriye bağlamında bölünme planlarına karşı olduklarını belirten Erdoğan, olası tehditlere karşı diplomasinin tüm kanallarının işletildiğini; gerektiğinde ise siyasetin, diplomasinin yetersiz kaldığı noktada Türkiye’nin inisiyatifi elinde tutacağını vurguladı: “Suriye’nin bölünme planlarının bugün e karşısındayız. Gerekse herhangi bir terör oluşumunu önlemek için diplomasinin tüm kanallarını devreye aldık. Diplomatik girişimler cevapsız kalırsa Türkiye’nin politikası bellidir. Türkiye Suriye’de bir dejavu yaşanmasına izin vermeyecek. Bu ilkeli tavrımız Kürt kardeşlerimizin aleyhine değil tam tersine onların lehinedir. Bölgemizin terörden kurtarmak için bir adımdır. Hepimiz ortak geleceğin yolcularıyız. Biz birbirimize duvarın tuğlaları gibi kenetlenirsek bölgedeki barış gerçekleşecektir. Aramıza simsarlar girdiğinde çatışma, kan gözyaşı eksik olmayacaktır. Nasıl Çanakkale’de Türk Kürt Arap birlikte vatanı savunduysa yakında da ülkenin refahını kalkınmasını birlikte tahkim edecektir.”

Konuşmanın tamamında Cumhurbaşkanı’nın Meclis’e, milletvekillerine ve ulusal birliğe önem veren tonunu koruduğu; hem iç politika hem de dış politika ekseninde net, birlik ve egemenlik vurguları yapan mesajlar verdiği gözlendi.

{ "vars": { "account": "G-E7JE8FH3KL" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }