Sahte Bal Gerçek Üreticiyi Bitiriyor

Görüşmelerde en çok dile getirilen sorunlardan biri sahte bal oldu. Gürer, “Artan girdi maliyetleri ve ekonomik kriz, bal fiyatlarını yükseltirken, sahte balın piyasada daha kolay yer bulmasına neden oluyor. Tüketici sahte balı kolay kolay ayırt edemiyor. Bu da gerçek üreticiyi sahadan çekilmeye zorluyor. Üretici direnemiyor, vazgeçiyor,” dedi.

Ülkemizde yaklaşık 100 bin üreticiye ait 9 milyon koloni bulunduğunu belirten Gürer, “Ortalama işletme başına 92 kovan düşüyor. Yıllık üretim 120 bin tona kadar çıkarken, ihracat 10 bin ton civarında kalıyor. Ancak pazarda sahte balın varlığı, üreticinin emeğini değersizleştiriyor. Tüketicinin sahte ile gerçeği ayırması çok zor. Daha sıkı denetim ve kayıt dışılıkla mücadele şart,” ifadelerini kullandı.

Zirai Don ve Tarım Zehirleri Arıcılığı Vuruyor

Bu yıl arıcılığı olumsuz etkileyen bir diğer faktör ise iklim koşulları oldu. Özellikle zirai don olayları nedeniyle birçok ağaç çiçek açmadı. Arılar yeterli beslenemedi. Arıcılardan Eren Erdoğan, “Bu yıl arı ölümleri çok fazla. İlkbahar beslemesini yapıyoruz, ama doğasal etkenler ve yaygın tarım ilaçlamaları arı sağlığını ciddi şekilde etkiliyor,” dedi.

Eren Erdoğan, üretimdeki düşüşe dikkat çekerek, “Normalde bu dönemde kovanlarımızın ürünle dolması gerekirdi. Ama bazı kovanlar hâlâ 5-7 çıta seviyesinde. Bu da ilkbaharda yeterli çiçeklenmenin olmamasından kaynaklı,” açıklamasını yaptı.

Artan Gıda Fiyatları Karşısında Mizah Yerini Bulmadı! Artan Gıda Fiyatları Karşısında Mizah Yerini Bulmadı!

“Sivrisineği Değil, Bataklığı Kurutalım”

Sahte bal sorununun yalnızca denetimle çözülemeyeceğini vurgulayan Erdoğan, “Raflardan toplamak çözüm değil. Bataklığı kurutmadan sivrisineği öldürmenin anlamı yok,” diyerek daha köklü önlemler alınması gerektiğini ifade etti.

Destekler Yetersiz, Maliyetler Uçtu

Girdi maliyetlerinin yükselmesiyle birlikte üreticinin sırtındaki yük de arttı. Gürer, özellikle şeker ve mazot fiyatlarındaki artışın üretimi zorlaştırdığını belirterek, “Eskiden üretici arısını başka bölgelere taşıyabiliyordu. Şimdi mazot fiyatları nedeniyle bu da mümkün olmuyor. Arıcılar hem üretim hem de nakliyede zor durumda,” dedi.

Arıcı Lütfü Erdoğan da desteklerin yetersizliğine dikkat çekerek, “Şeker desteği şart. Şu anda şekerin kilosu çok pahalı, üretici bu maliyeti karşılayamıyor,” dedi.

Zirai İlaçlar Arıcılığı Tehdit Ediyor

Gürer, tarımda kullanılan ilaçların da arıcılığı tehdit ettiğine dikkat çekerek, “Bu konuda daha önce de çağrı yaptık. Arıları öldürmeyen, bölgesel ve kontrollü ilaçlama sistemine geçilmeli. Arıya zarar vermeyecek biyolojik ürünler geliştirilmeli,” önerisinde bulundu.

İlaçlar İthal, Sorunlar Kronik

Arı sağlığı için kullanılan ilaçların %90’ının ithal olduğuna dikkat çeken arıcı Lütfü Erdoğan, “Arı kenesiyle mücadelede kullanılan ilaçlar bile yurtdışına bağlı. Hem pahalı hem de her zaman bulunamıyor,” dedi. Erdoğan ayrıca, “Sahte bal o kadar iyi yapılıyor ki, analiz dışında ayırt edilmesi mümkün değil. Her bölgenin florasına uygun esans bile kullanıyorlar,” diyerek tehlikenin boyutunu ortaya koydu.

Gerçek Üretici Ayakta Kalmalı

CHP Milletvekili Gürer, “Arıcılık, hem ekolojik denge hem de gıda güvenliği açısından stratejik önemde. Ancak üretici sahipsiz bırakılmış durumda. Girdi maliyetleri artıyor, ürün değerini bulmuyor. Öte yandan sahte balın denetimsizliği tüketiciyi de yanıltıyor. Vatandaş, balını aldığı üreticiyi, markayı bilinçli seçmeli. Bu hem kendi sağlığı hem de üreticinin sürdürülebilirliği açısından çok önemli,” diyerek çağrısını yineledi.