Uzun zamandır yaşadığımız süt krizi gün geçtikçe büyümeye devam ediyor. Artan maliyetler üreticiyi zor duruma soktuğu için inekler kesime gönderiliyor. Artan maliyetler üreticiyi zor duruma soktuğu için damızlık anneler kesime gönderiliyor. Üretim azalıyor ve haliyle işlenecek süt bulunamıyor.

Kurumlardan konu ile ilgili ses yok!

Lokanta ve Kafelerde Yeni KDV Düzenlemesi! Lokanta ve Kafelerde Yeni KDV Düzenlemesi!

Artan girdi maliyetler ve yüksek fiyata alınan yemler üreticiyi zorluyor. Üretici yeme gelen zamlar nedeni ile zarar ediyor. Üretici ya işletmesini kapatmak zorunda kalıyor ya da damızlıklar kesime gönderiyor. Durum böyleyken konu ile ilgili ne Tarım ve Orman Bakanlığı, ne Ulusal Süt Konseyi, ne de Gıda ve Tarımsal Ürün Piyasaları İzleme ve Değerlendirme Komitesi’nden konu ile ilgili ses yok.

Üretici korunmak zorunda!

Sütte yaşanan bu krizin önüne geçmek için üretici korunmak zorunda. İşletmelerini kapatmak zorunda kalan üretici, iyileştirmelerle birlikte tekrar üretime teşvik edilmeli, oluşturulacak plan ve politikalarla birlikte tekrar kazanılmalıdır.

Konya Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Edip Yıldız, sütün önemli bir besin kaynağı olduğunu vurgularken üretiminin de en az tüketimi kadar önemli olduğunu belirtti. Fiyat dalgalanmaları nedeni ile üreticinin ciddi anlamda zarar gördüğünü söyleyen Yıldız, konuşmasında şunları kaydetti:

‘Genetik ilerleme kaybediliyor’

‘’Sürdürülebilir üretimin olmazsa olmazlarından biri de üretim faaliyetlerinde makul karlılığın olmasıdır. Karlılık olduğu müddetçe üretim süreklilik arz edecek ve artacaktır dolaysıyla süt gibi kaliteli bir gıdadan daha çok faydalanabileceğiz. Hepimiz biliyoruz ki piyasadaki fiyat dalgalanmalarından üreticimiz ciddi manada zarar görmüştür. Belirsizlikler ortamı beraberinde maalesef birçok damızlık hayvanımız bu dönemde kesime gönderilerek büyükbaş hayvanlarda kazanılan genetik ilerlemenin kaybedilmesine neden olmuştur’’ ifadesini kullandı.

‘Sanayicilerin fiyat düşürme isteğinin keyfi olduğunu biliyoruz’

Yem ve girdi maliyetlerine arka arkaya gelen zamları eleştiren Başkan, ‘Yeme ve girdi maliyetlerin de yaşanan fiyat artışı,  üretimi ciddi manada etkilerken bu kalemlerin fiyatlarındaki yükselişine karşılık üretici umduğu zammı bulamadı. Bunun yanı sıra üreticinin süt fiyatlarındaki haklı ve makul zam talebi yerine, bazı bahaneler üreterek fiyat düşürme talebinde bulunmaktalar. Üreticiler olarak sanayiciden gelen fiyat düşürme isteğinin keyfi olduğunu çok iyi biliyoruz.

Bir litre sütün, güncel maliyeti, konuyla ilgili olan herkes tarafından çok iyi bilinmektedir. Ticaretle uğraşan ya da uğraşmayan herkes işletmelerin çok düşük kar oranıyla ayakta duramayacağını çok iyi bilmektedir. Bu kar oranları hem insafa hem de matematiğe uygun değildir. Böyle giderse yaz mevsiminden itibaren sütte 15 TL ve üzeri fiyat oluşur’ ’dedi.