Tarımsal Strateji ve Politika Geliştirme Merkezi (TARPOL) ile Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından organize edilen 2025 Dünya Gıda Günü Paneli, Ankara’da Ulucanlar Yarı Açık Cezaevi Kültür Müzesi’nde yapıldı. Panelin ana teması “Küresel Gıda Arz Güvenliğinde Türkiye’nin Rolü” olarak belirlendi.
Etkinliğin açılış konuşmalarını; TARPOL Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Mehmet Mehdi Eker ile AK Parti Ekonomi İşleri Başkanı, önceki dönem Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi yaptı.
“Tarım yoksa gıda, beslenme ve yaşam yok”
TARPOL Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Mehdi Eker, Türkiye’nin büyük bir tarımsal güç olduğunu belirterek, bu gücünü coğrafyadan, kültürden ve tarihten aldığını söyledi. Eker, dünyada tüm çabalara rağmen gıda konusunda gidişatın kaygı verici olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:
“Küresel ısınma başta olmak üzere savaş, ticari ambargo, gıda muhafazakarlığı ve ticari kısıtlama gibi durumlar yetersiz beslenme sorununa yol açıyor. Dünya genelinde yetersiz beslenen kişi sayısı gün geçtikçe artıyor.”
Eker, su kaynaklarında yaşanan azalmaya da dikkati çekerek, barajlardaki ve yer altı su seviyelerinin düştüğünü, bunun üzerinde önemle durulması gerektiğini ifade etti.
Tarımın yalnızca üretim değil aynı zamanda kültürel bir temeli olduğunun altını çizen Eker, “Tarım yoksa gıda, beslenme ve yaşam yok” dedi.
Gazze’deki insani krizden de söz eden Eker, İsrail’in saldırıları ve aç bırakma politikasının insanlık suçunun ötesinde olduğunu söyledi.
Zeybekçi: “Tarım ekonominin başlangıcıdır”
Açılış konuşmalarında söz alan Nihat Zeybekçi, tarımın ekonominin temeli olduğunu vurgulayarak insanlığın en temel ihtiyaçlarını “beslenme, barınma ve güvenlik” olarak sıraladı.
Son 50 yılda dünya nüfusunun iki katına çıktığını hatırlatan Zeybekçi, “Artan nüfusa karşı üretim aynı güçle artmadı” dedi. Afetlerde yaşanan artışın tarım alanına büyük ekonomik kayıplar getirdiğini belirterek şöyle konuştu:
“Bu durum gıda açısından ciddi riskler oluşturuyor. Dünyada özellikle sel ve kuraklık gibi afetler artarak devam edecek ve ciddi tehditler oluşturacak.”
Gazze’deki aç bırakma politikasının insanlık tarihi açısından utanç verici olduğunu ifade eden Zeybekci, Türkiye’nin tarımsal ekonomi açısından güçlü bir konumda olduğunu belirtti:
“Türkiye tarımsal üretimde son 25 yılda çok önemli ilerleme kaydetti. Tarımsal gayrisafi yurt içi hasıla 25,5 milyar dolardan 75 milyar dolara çıktı. Bu başarıda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın güçlü liderliği, hayal gücü ve dirayeti var.”
Zeybekçi, nadir elementlerin önem kazandığı günümüzde en kritik unsurun “gıda ve su” olduğunu vurguladı.
Panel: Küresel Gıda Arz Güvenliğinde Türkiye’nin Rolü
Açılış konuşmalarının ardından moderatörlüğünü Prof. Dr. İrfan Erol’un yaptığı panele geçildi. Panelde:
Ahmet Güldal – TMO Genel Müdürü
Işıl Cemali Doğan – Dışişleri Bakanlığı Uluslararası Ekonomi Politikaları ve Kuruluşları GMY
Dr. Ayşegül Selişık – FAO Türkiye Temsilci Yardımcısı
Dr. Eren Günhan Ulusoy – IAOM Eurasia ve Ulusoy Değirmencilik Yönetim Kurulu Başkanı
Dr. Mehmet Hasdemir – TARPOL
konuşmacı olarak yer aldı.
TMO Genel Müdürü Ahmet Güldal, bu yıl dünya genelinde hububat üretiminde düşüş gözlendiğini belirterek “Kıtlığı çağrıştıracak bir rakamsal veri söz konusu değil” dedi. 1 derece sıcaklık artışının tarımsal üretimi yüzde 8 azalttığına dikkati çekti.
Diğer panelistler de küresel gıda arz güvenliğinde Türkiye’nin rolüne ilişkin değerlendirmelerini paylaştı.