Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK), Avrupa Birliği’nin (AB) aday ve potansiyel aday ülkeler için hazırladığı Katılım Öncesi Kırsal Kalkınma Aracı (IPARD) Programı kapsamında Türkiye’ye ayrılan fonları, kırsal alanlara yatırım yapan girişimcilere hibe olarak kullandırıyor. Fonun yüzde 75’i AB, yüzde 25’i ise Türkiye bütçesinden oluşuyor.

Sağlanan hibelerle, AB standartlarında çeşitli sektörlerde yeni işletmeler kurulurken, mevcut işletmeler de modernize ediliyor. İşletmeler, çevre ve hijyen gereklilikleri temel alınarak üretim süresince iklim değişikliğiyle ilgili olumsuz etki yaratmayan ve ekonomik kayıplara neden olmayan niteliklerde kuruluyor.

Desteklenen sektörlerden birisi de protein grubundaki beyaz et üretimini içeren tavuk, kaz ve hindi yetiştiriciliği de bulunuyor.

TKDK, 2022’de faaliyete geçen toplam yatırım tutarı 63,3 milyon liralık kanatlı hayvan yetiştiriciliği projeleri için 36 milyon TL hibe ödedi. İller bazında değerlendirildiğinde en çok hibe 17,7 milyon lirayla Elazığ’daki projelere ödendi.

Kurulan işletmelerde toplam 70 vatandaşa istihdam sağlanıyor.

Kurulan tesislerle iç piyasanın ihtiyacının karşılanmasının yanı sıra çeşitli ülkelere ihracat yapılarak Türk ekonomisine katkı sağlanıyor.

18-40 Yaş Nüfusun Kentlere Göçünün Önlenmesi Amaçlanıyor

IPARD Programı’yla, kırsaldaki ekonomik çeşitliliğin artırılarak özellikle çalışma çağındaki 18-40 yaş nüfusun kentlere göçünün önlenmesi amaçlanıyor.

Bu desteklerle sağlanan katkıyı sadece parasal anlamda düşünmemek gerekir. Hibenin de ötesinde en önemli kazanım AB standartlarının alınmış olmasıdır. Bu standartlar verimliliği daha da artırarak istihdam ve gelir çıtasını yukarılara taşıyor.

Türkiye, Avrupa Komisyonu raporlarında IPARD Programı’nı uygulayan en başarılı ülke olarak yer almaktadır.

Hayvancılık ta Değişen Ne Var? Hayvancılık ta Değişen Ne Var?

Yapımı tamamlanarak faaliyete geçen projeler Avrupa Komisyonu tarafından yakından takip edilmekte olup, her yıl yayımlanan ve ülkemizin adaylık sürecindeki tüm faaliyetlerinin değerlendirildiği “ilerleme raporu”nda da bu projelere atıfta bulunulmaktadır. Bu anlamda TKDK, Türkiye’nin AB’ye üyelik sürecine doğrudan katkı sağlayan bileşenler arasında ilk sıralarda yer alıyor.