Son dönemde temel ihtiyaç kalemlerindeki fiyat artışlarına damacana su da eklendi. Art arda gelen zamlarla birlikte yılın ilk dört ayında damacana su fiyatlarına üç kez zam yapıldı. Bazı markalarda 19 litrelik bir damacananın fiyatı 150 TL’ye kadar ulaştı.
Yalnızca damacana fiyatı değil, bir bardak suyun maliyeti de artık dikkat çekici seviyede. Yaşanan son artışlarla birlikte damacanadan doldurulan bir bardak suyun maliyeti 1 lira 30 kuruşa kadar çıkmış durumda.
Üstelik damacana suyu ilk kez almak isteyenler için durum daha da maliyetli. Çünkü yurtdışından temin edilen ham maddeyle üretilen plastik damacanaların depozito bedeli 150 ila 200 TL arasında değişiyor. Bu da, ilk defa damacana su almak isteyen bir vatandaşın, suyla birlikte ortalama 350 TL’yi gözden çıkarması gerektiği anlamına geliyor.
Artan plastik maliyetleri, taşıma giderleri ve döviz kurundaki yükseliş, fiyatların bu seviyeye gelmesinde etkili. Ancak vatandaşın ortak görüşü net: Su gibi en temel ihtiyaç kalemlerinden birine bu kadar sık zam gelmesi, artık ciddi anlamda rahatsız edici.
Pet Şişe ile Su Tüketimi Artıyor
Damacana almak istemeyen ya da ilk yatırım maliyetinden kaçınanlar, marketten litreli pet şişe su alımına yöneliyor. Ancak bu yöntem hem çevre açısından hem de ekonomik olarak uzun vadede daha pahalıya mal oluyor. Bir ailenin günlük su ihtiyacını pet şişelerle karşılaması, ay sonunda damacanaya kıyasla daha fazla harcama yapılmasına neden olabiliyor. Ayrıca plastik atık miktarı da ciddi oranda artıyor.
Tüketici Ne Diyor?
Zamların ardından sosyal medya platformlarında birçok kullanıcı isyan bayrağını çekti. “Artık suyu da mı hesaplayacağız?” diyen vatandaşlar, yetkililerden bu konuda denetim ve çözüm bekliyor. Özellikle düşük gelir grubundaki aileler, artan damacana fiyatları karşısında su tüketimini kısmak zorunda kaldıklarını dile getiriyor. Bazı kullanıcılar ise komşularla ortak damacana alma ya da haftalık kullanım miktarını azaltma gibi çözümler aramaya başlamış durumda.
