Yaşadığımız medeniyetin, gelişen sanayinin, teknolojinin, sanatsal faaliyetlerin, bilimsel gelişmelerin, sosyoekonomik, sosyokültürel bütün faaliyetlerin mihenk taşı tarımdır. Hiçbirimizin karnımızı doyurmak için gıda üretmek gibi bir derdi yok. Dünyanın en değerli eseri bir müzede değil de her gün geçip gittiğiniz yolun üzerinde olsa farkına bile varmazsınız!

Kırmızı Modern Spor Haber Tanıtımı Youtube Küçük Resmi - 2023-11-01T104302.309

Tarıma dair söz söyleyen, politika yapan, yöneten, üreten herkes yıllardır kısır bir döngüde, dar bir bakış açısı ile hızlı tüketilen popüler gündemlerden öteye gidemiyor. Gıda fiyatları, artan girdi maliyetleri, azalan tarımsal nüfus, küresel iklim değişikliği etkileri gibi konuların etrafında aynı bakış açısı ile konuşup sözde değer atfedip, yolumuzun üzerindeki en değerli eseri görmeden geçip gidiyoruz.

Tarım sektörünün en önemli, en hayati sorunu nedir sizce? Üretim maliyetlerimi, üreticin azalması mı, verimlilik mi, tarım politikaları mı, destekleme modelleri mi, iklim değişikliği mi, artan gıda fiyatları mı, çevre kirliliği, tarım arazilerinin amaç dışı kullanımı,  kuraklık- salama vs.?.. Bunların hepsi ile birlikte temel sorun; HEYECAN-TUTKU!

Başta söyledim, aynı bakış açısından farklı bir sonuç alamayız. Aynı sorunlara benzer çözüm önerilerini getiriyoruz. İnsanlık macerası kadar eski ve var olduğumuz sürece de yaşayacak bir sektörden bahsediyoruz. Bu kadar hayati bir konuyu hayati duygular üzerinden değerlendirmek durumundayız! Bu sebeple başka bir eksenden bakalım istedim. Üreticinin de tüketicinin de hatta karar vericinin de eksik olan duygusu maalesef heyecan ve tutku!

Savaşlar arttıkça savunma sanayinde meydana gelen bir gelişme en korunaklı yerde güvenle yaşayanları bile heyecanlandırıyor. Hayatımızı kolaylaştıran teknolojik gelişmeler hayatımızı sürdürmek için vazgeçilmez olan tarımsal konulardan çok daha heyecanlı! Yeni hükumet kurulurken tarım bakanı kim olacak diye gündem olduğuna hiç tanık oldunuz mu? En kritik sektörel konular bile birkaç gün bile gündemde kalmıyor.

Tarıma dair bütün problemlerden öte en önemli sorun yeni neslin tarımsal üretimi sahiplenmesini, değer vermesini maalesef sağlayamıyoruz. Hiçbir çocuğun “büyüyünce ne olacaksın” sorusuna cevabı “çiftçi olacağım” değil! Dolayısıyla bütün ezberlerimizi bozacak bir duygu, yeni bir bakış açısı geliştirmeliyiz. Hazır ekim zamanı, biz de zihnimize yeni bir tohum ekelim, iyi bakarsak değer ve emek verirsek mutlaka ürün verir.

Bize yeni bir HEYECAN,

Yeni bir AŞK,

Yeni bir TUTKU,

Yeni bir SÖZ lazım...