Çiğ süt konusu gündemde bir türlü düşmüyor. Konu uzadıkça uzuyor sorun ise büyüdükçe büyümeye devam ediyor. Taraflar açısından ise çiğ süt konusu her zaman masaya yatırılıyor. Masada çözüm sağlanmış gibi görünse de masadan sonra çiğ süt sorununun çözülemediği anlaşılmış oluyor. Bildiğiniz gibi (USK) Ulusal Süt Konseyinin çiğ sütün referans fiyatı konusunda devre dışı kalmasının ardından üretici birlikleri kendi bölgelerinde ihaleler açarak çiğ sütün fiyatını belirlemeye başlamıştı.  Bu belirlenen çiğ süt fiyatı bölgelere göre değişiklik göstererek kısa bir süre devam etti. Tam iyileşti. Çiğ sütte taşlar yerine oturdu derken;  artan girdi maliyetleri karşısında bölgelerde belirlenen çiğ süt fiyatları yeterli gelmemeye başladı.

Çiğ süt üreticisi aslında süte zam değil desteğin artırılmasını istiyor. Çiğ süte Tarım ve Orman Bakanlığınca ödenen 50 kuruşluk çiğ süt prim desteğinin 1TL ile 1,50 TL arasında olmasını istiyor.  Üretici gözünden konuya baktığımızda çiğ süt desteği artırılmalıdır.  Çünkü verilen destek artan girdi maliyetleri, döviz kuru ve enflasyona karşı çiğ süt prim desteğinin çok geride kaldığını gözler önüne sermiş oluyor. Hal böyle olunca üreticinin memnuniyetsizliği de git gide artıyor. 

Çiğ süt prim desteği makul bir şekilde arttırılır ise hem üretici memnun olacak  hem de tüketici olarak bizlerinde omuzuna süt ve süt ürünlerinin alımı ve tüketimi konusunda ek yük binmemiş olacaktır. Tarım ve Orman Bakanlığının bütçesinden yeni belirlenecek çiğ süt prim desteği için 500 milyon gibi ek bir bütçe aktarılır ise Anadolu’nun her yerinde üretim yapan çiğ süt üreticinin sorunu çözülmüş olacak. Hem çiğ süt üretici hem de tüketici bu konuda mağdur olmadan devam edecek.

Kalın sağlıcakla.