Kurban Bayramı yaklaşıyor ve kurbanlık fiyatları da maalesef el yakıyor. O yüzden maddi ve manevi kıymeti çok yüksek olan bu ibadeti yerine getirmek isteyen kardeşlerimizin bu yıl daha seçici davranmaları gerekecek. Özellikle kurban seçerken bazı tüyoları, bir takım ipuçlarını bilmeleri gerekiyor ki kendilerine avantaj sağlasın ve en azından aldanmasınlar.

Bir kere satın alınacak kurbanın kaliteli, yaşını doldurmuş, sağlıklı ve piyasa şartlarında makul bir fiyatı olmalıdır. Ben fiyat kısmına burada pek değinmeyeceğim. Zira, herkes üç aşağı beş yukarı çevreden, eşten dosttan bir rakam alıp kafalarında oluşturacaktır.

Şimdi ilk olarak alınacak kurbanlıkların sağlıklı olup olmadığının bilinmesi konusunu ele alalım. Bakın değerli okuyucular nasıl ki sağlıklı bir insan çevresiyle ilgili, vücut dik, gözler parlak, burun ve göz çevresi temiz, rahat davranışlar gösteriyorsa, aynı şekilde hayvanlarda da benzer kriterler geçerlidir. Yani bir hayvana bakıldığında gözler canlı, kulaklar dik, tüyler parlak, ağzını sakız çiğner gibi oynatıp geviş getiriyor ve en önemlisi burnunun ucu hafif terli gibi nemli görünmekteyse sağlıklıdır denilir.  Koyun keçilerde ise bu sayılanların yanı sıra yürütüldüğünde topallamadan gitmesi, herhangi bir uzvunun eksik olmaması (bir kulak veya boynuzun olmaması vs gibi) gerekiyor. Ayrıca küçükbaş hayvanlarda çok fazla yün ve yapağı olabileceği için hayvanın bütün vücudu elle sıvazlanarak yara bere veya kabartı, şişkinlik olup olmadığı da kontrol edilmelidir. Hayvanın bel kısmı elle yoklanarak, omurgadaki kemiklerin etle dolu olduğu hissedilmeli ve sırf kemik dokunun bulunduğu aşırı zayıf hayvanlar alınmamalıdır.

Bilindiği gibi kurbanlıklar ya büyükbaş hayvanlardan küçükbaş dediniz koyun keçiden seçilmektedir. Özellikle dini yönden kesilecek olan sığırın 2 yaşını doldurmuş olması gerekiyor.  Yılda bir kez bu ibadet yerine getirildiği için şehirde yaşayan insanlar ya da hayvancılıktan uzak bulunan kişiler bunu nasıl anlayacağını genelde bilmez.

Yeri gelmişken açıklayayım özellikle sığırlarda üst çenede diş bulunmaz. Tamamen odaklanılması gereken alt çenedir. Alt çenede yer alan ön kesici dişlerden ortadaki iki tanesi yanındakilerden daha iri ve büyükse, halk diliyle “KAPAK ATMIŞ” denilir. Yani süt dişler çıkıp yerine kalıcı kesici diş gelmiş demektir. Bu hayvan kesinlikle kurbana uygun ve 2 yaşını doldurmuştur. Burada yeri gelmişken yapılan bir sahteciliği de belirteyim. O da bazı uyanık satıcılar yaşı küçük olduğu halde gösterişli ama yaşına göre büyük gösteren bazı kurbanlık düve ve tosunları satmak için ön dişlerini pense yardımıyla çekmektedir. Dolayısıyla sanki hayvan alttan diş sürüyormuş da kendisi süt dişlerini dökmüş gibi kandırmaya çalışılmaktadır. Aman bu oyuna gelmeyelim. Eğer kendimiz bu konuda tatmin olmadıysak lütfen bir bilene daha gösterelim. Aksi halde kesilen kurban heba olacaktır.

Yine 2 yaşı doldurmuş olma meselesi sadece sığırlar için geçerlidir. Yoksa koyun ve keçide bir yaşını doldurmamış olsa bile, iri ve gösterişli olan çebiç veya toklular kurban olabilmektedir. Lütfen her ikisini birbirine karıştırmayalım.

 Son olarak, bütün kurbanlıkların resmi küpelerinin her iki kulağında olması gerekiyor. Fakat hayvanlar kurban satış yerine uzak illerden getirilebiliyor. Bu sebeple dar bir çadırda ve kalabalık ortamda itişip kakılmaktan dolayı kulak küpeleri düşebilmektedir. Eğer hayvanın kulağının birinde küpe var, diğerinde yok veya düşürmüş ama satıcı elinde tutuyorsa, ihmal etmeden küpeleri kontrol edelim. Bunun için küpelerin üzerindeki barkodu cep telefonlarımıza indireceğimiz bir program sayesinde okutup, kontrol edebilmemiz de mümkün. Bu ne işe yarayacak diye düşünenler olabilir. Bunun cevabı da, hayvanın nereden geldiği, kime ait olduğu bilgisine ulaşarak, kayıtsız veya çalıntı olup olmadığı anlaşılsın diyedir.

            Şimdiden hepinizin bayramını kutlar, yapacağınız ibadetin kabulünü yüce Mevla’dan dilerim. İyi Bayramlar.

Dr. Hakan Keçeci

Bingöl Üniversitesi

Veteriner İç Hastalıkları Anabilim Dalı Bşk.